Denenmemişliğin ardına bakmaca, düşünülmeyenin peşinden koşmaca !...
Arayış yollarında ruhunu kaybedip, sisler ülkesinde kaybolanı aramaca !...

DİŞİ mi ERKEK mi, hangisi haklı?

Lobsang Rampa'ın "Üçüncü göz" ve "İkinci beden" kitaplarını uzun süreler önce okumuştum, roman havasında anlattığı şeylere inanmak gerçekten çok güç, lakin yazar öyle bir yazmış ki size tebessüm ettirecek ve sizi hayrete düşürecek olayları mükemmel şekilde anlatıyorda.

Rampa hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse, Çin'in Tibet'i işgal edeceğini, Tibetli Lamalar yıllar öncesinden ön görüyorlar, kadim bilgilerimiz kaybolmasın diyede, birini özel olarak yetiştirmeye karar veriyorlar.
Tabi bu kişide Lobsang Rampa oluyor, yedi yaşlarında eğitime alınıyor ve diğer emsallerinden çok daha ağır ve hızlandırılmış bir eğitimle eğitiliyor.
Çocukluk denilen şeyin ne olduğunu hiç bilmediğini, ara sıra özlem olarakta anlatıyor kitaplarında, zor bir yaşam gerçekten.


Bu kitaplarında kısada olsa "Dünyanın bahçıvanları" diyede bir şeyden bahseder ki buna göre gelişmiş bir ırk dünyaya gelir ve adı üstünde bir bahçıvan gibi yaşamı dizayn ederler. Eski toplumların Tanrnılar dediği kişiler tam da bunlardır yani, yarı dev yarı isan olan bu kişiler, aslında çokta iyiler, insanlara bilmediklerini filan da öğretiyorlar, tabi insan gün geliyor, bu ilgi alakadan sıkılıyor ve Tanrılardan ilşiği kesmeye çalışıyor. Onlarda başka formlarda insanların bilmediği şekillere girerek, genede insanlara yardım etmeyi sürdüyorlar, Budha gibi, İsa gibi, Musa gibi yani.

"Hermit - Dünyanın Evrensel Sahipleri"
Bu kitabı da Rampa yazmış ve burada "Dünyanın bahçıvanları" ndan çok daha uzun bir şekilde bahsediyor, Onların kim olduklarından, ne amaçla dünyaya geldiğine, nasıl yaşamı dizayn ettiklerine, Atlantisin nasıl battığından, Musa'nın da aynı İsa gibi babasız nasıl suni döllenme ile doğduğuna pek çok detay veriliyor.
Seks ve cinsellik olayını da çığırından çıktığı için de bu rezalete müdahale edildiğini, Musa ve İsa'nın da bu bahçıvanların has adamı olduğu filan anlatılıyor.

Şimdi Rampa bir Lama ve bu adamlar hayatı boyunca KADIN denen şeyi görmüyorlar bile, onlara göre cinselliğin sapıklık, rezalet olması gayet normal, normal olmayan ise Rampa'nın bahsettiği şeyin TEK TARAFLI bir hikaye olması!
Yani ERKEK egemen bir hikaye bu, DİŞİ liğin bu kadar kötülenmesini anlayabiliyorsunuz, amaç liderlik ve bunu kaptırmak istemeyen bir ERKEK var, zaten Musa ve İsa nın dini de tam bu meyanda gelişmiş.
DİŞİ lik günahın sembolü, rezaletin yegane sebebi onlara göre.

Elvin Azar Suzer - Ana Tanrica Seytan kitabını da okuyunca zaten DİŞİ ve ERKEK güç arasında ki bu çatışmayı bariz şekilde anlayabiliyoruz.
Elvin'de DİŞİ gücün yeniden dünyaya hakim olmasını özlemlerini anlatıyor kitabında.

Hasılı bugüne kadar anlatılan bu tip hikayelerde, dinlerde, illaki TARAF olma durumu söz konusu ki ya DİŞİLİK ya da ERKEKLİK, ve insanlar en temelde de GERÇEKLİKLERİNİ buna göre oturtmuşlar.
ERKEK güç, dişi güç olmadan, LİDER olacağı bir hayat arzuluyor.
DİŞİ güç, erkek güç olmadan, LİDER olacağı bir hayat arzuluyor.
Böyle bir şey mümkün değil, olmayacağı da zaten çeşitli kereler ispatta olmuş, ZITLARIN böyle bir sonsuz GÜCÜ de yok, mesele ne o zaman!

Bu iki ZIT gücün birleşmesi yani evlenmesi gerekiyor-ki çocuk olsun-DİŞİ ve ERKEK güç artık başka bir şey olsun, yani ANA ve BABA olsun, kimlik değiştirsin, diğer türlü o der ben, o der ben, ERKEK ve DİŞİ olarak kalırlar anca.
Böyle KAOS ta ikisi de haklı olamaz maalesef.

Bu nasıl olacak deyince, evvela insanların ZİHİNLERİNDE bu ayırımın kalkması gerekiyor.
İMKANSIZ diye bir şey yok, yeter ki insan istesin, her şey mümkün.
Bir ormanı yakmak için tek bir kıvılcım kafidir, bir düşüncenin bir fikrin her şeyi değiştirmesi de mümkündür pekâlâ.
Eskiler bu işleri anlamamış, yenilerde anlamazsa bu böyle devam eder gider.

Tanrılar, Tanrıçalar işin sembolik tarafı, insanlar ne taraftansa algıda ki seçicilik o tarafa çalışır ve tüm hayaller tüm kurgular da adeta o yönde vücut bulur.
Ve insan da İNANDIĞI şey neyse onu bulur, oysa bu YANLIŞTIR.

Hasılı gerçekliği etkileyen gene insanın kendisidir, etkilediği o gerçekliğe, gerçek demek gibi de tuhaf bir duruma düşer her zaman.

Gerçek olan şu ki ERKEK ve DİŞİ güç ikisi de vardır ve amacı da çocuktur, aslında bu tüm ZITLARDA vardır, yoksa sadece birinin HAKİMİYETİ anca hayaldir. Dinler, öğretiler istedikleri kadar TARAF olsunlar, bu DOĞRU bir yaklaşım değildir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ruhun tekamülü bedenleşme,
Bedenin tekamülü de doğalaşmadır!


Copyright 2008 - 2024 🇹🇷 @Felasife | Site haritası

Mal sahibi, Mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi!

Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı