Denenmemişliğin ardına bakmaca, düşünülmeyenin peşinden koşmaca !...
Arayış yollarında ruhunu kaybedip, sisler ülkesinde kaybolanı aramaca !...

Bir Şaman olsaydım...

Bir Şaman olsaydım ;
Ne yapıyor bu insanlar, neyin peşindeler der miydim?
Adeta topluca ant içmiş gibi doğayla savaşıyorlarken, uzun yaşayacağız kalabalık olacağız, soy sop diye, doğanın tüm dengelerini hiçe saymalarına bir anlam verebilir miydim?
Doğa bu kadar çatırdıyorken, ayarları da bu kadar bozulmuşken, bunu kimsede umursamazken, sıcak yatağımda pembe düşler kurabilir miydim?
Kısır olanı doğurtmak ne demek!
Ölecek olanı makine ile zoraki yaşatmak ne demek!
Hayat ne güzelmiş deyip, hayallerimin, ideallerimin peşinden genede gider miydim?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
Temizlik adına suları kirletenlere acaba ne derdim!
Ya da lüks içinde yaşamak için, çevreyi mahveden ne kadar masum olurdu gözümde!
Dağları taşları, ovaları ormanları yok edenler, neye göre beyefendi, kime göre hanımefendi olurlardı ki?
Sırf insan olduğu için mi?
İnsanı haklı görmek onu gerçekten haklı eder miydi? bu yapılanlara acaba ne kadar doğru denilebilirdi ki?
İnsanın doğayla, doğasıyla sözüm ona bu kutsal savaşında, bu onu acaba ne kadar kutsal ederdi?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
İnsanın doğaya olan bu nefretinin bir anlamı yoktu ama olanlar da kaderin bir cilvesi der miydim?
Bu nasıl bir kara kaderdir ki kendini gene kendi eliyle, kendinden olanın insafına bırakmak!
Heyhat !! ne yapıyor bu doğa der miydim?

Çocuğun eline silahı vermişsin, illaki birini vuracaktır, silah verilmese olmaz mıydı?
Burada doğanın amacı, acaba kendini ne kadara kadar yok edebiliyorun denemesini mi insan eliyle test etmekti ki?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
Doğayı mahvetme konusunda bir zamanlar dinazorlar hüküm sürmüşler, türlerin başına bela olmuşlar, lakin bir anda puf olmuşlar. Şimdi başka bir tür, diğer türlerin başına bela olmuş, besin zincirinin en tepesinde, o bela insanlarmış der miydim?
Dinazorlardan kalan boşluğu, daha fazlası ile doldurmak konusunda oldukça mahir olan insan, yaptığı tahribatın sonuçlarını görmek konusunda bir o kadar da kör numarasına yattığını da acaba görebilir miydim?
Gördüğüm bu şeye de doğru diyebilir miydim?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
En önemli olan insan, gayrısı önemsiz der miydim?
Hayali İnançlar ve ideolojiler icat edip, ortalığı yalandan toz dumana katıp, kaos çıkarıp gerçeği gizlemek ve sonrada bunların uğrunda ölmeyi de kutsal belleyebilir miydim?
İnsan ve insandan olan her şeyi kutsal görmek ve onları kutsamak! bu insanların ruhlarını okşuyor olabilir, lakin Şaman olmak bu değil ki Şaman insanı kutsamaz, anca doğayı kutsar.
Etme bulma dünyası, ettiğini bulmuşsun, akıllı ol deyip, bunun bedelini ödeten bir Şaman olabilir miydim?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
Aslında Şaman olmamada gerek yok, yapılanlar ortadayken görünen köy de kılavuz istemeyeceğine göre, geriye tek seçenek kalıyor.
İNSAN DOĞADAN NEFRET EDİYOR !...

Değil mi ki doğa onu aciz doğuruyor ve aciz bir biçimde de onu öldürüyor, bu ondan nefret için fazlasıyla yetiyor.
İnsan doğayı zerre anlamamış, milyonlarca kitap yazmış, oysa hayatın anlaşılmayacak neyi var?
Bütün canlılar bunu anlamış ve mutlu bir biçimde de yaşıyorlarken, insan kitaplarda adeta ruhunu kaybetmiş.

İşte bu acziyetinden dolayıda insan, Suni inanç kavgalarından genlerle oynamaya, çevreyi kirletmekten insanı kutsamaya kadar ki yaptığı her işte, bu nefretini adeta kusuyor.
İnsanın doğa içinde huzur bulması, tatil yapması filan da esasında bir örtü, gerçekte insan doğayı sevmiyor !...
Seven böyle yapar mı?
Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Bir Şaman olsaydım ;
Olsaydım ne fark ederdi ki?
Böyle şeyler yazacağım diye uğraşır mıydım? yazmak kadar boş, gereksiz bir iş olmayacağına görede, kime ne yazardım ki?
Yazmak ve bu yazılanları da okumak asla bir çare değildir, çare olsaydı ta öncesinde olurdu.

Şaman yazmaz, anca okur!
O da doğayı, ruhları okumaktır!

Ey yağız yerler, kutlu gökler, ulu ruhlar!

Okuyamadığımız şeyin yazma telaşlarındayız!
Zarar verdiğimizin bile bilincinde değiliz!

Görmüyoruz ama yazıyoruz!
Zarar veriyor muyum?

Bilmem, hiç Şaman olmadım ki !...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ruhun tekamülü bedenleşme,
Bedenin tekamülü de doğalaşmadır!


Copyright 2008 - 2024 🇹🇷 @Felasife | Site haritası

Mal sahibi, Mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi!

Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı